Subscribe

RSS Feed (xml)

Powered By

Skin Design:
Free Blogger Skins

Powered by Blogger

31 May 2008

Kurt(Böri) ve Çaydanlık Kelimeleri- Türk Dili Hakkında Birkaç Düşünce




Türk dili ve edebiyatı öğrencisi olduğum için, artık Türk dili hakkında bir kaç söz söyleyebileceğimi düşünüyorum. Koca bir sene Türk dilinin tarihî seyrini, yazarlarını ,onların eserlerini ve Türk dil bilgisi kurallarını öğrendim. Tabii bizim işlediğimiz dersler, lisedeki bilgilerimizle alakasızdır. Bu bölümde, Türkçe kelimelerin etimolojisinin ( köken ) nereden geldiğini ve ne gibi değişiklikler geçirdiğini muhakeme ediyoruz. Anlatacaklarım Türk dilinin grameri ile ilgili olacaktır. Bu bir senede Yrd. Doç. Dr. Fatma Sibel Bayraktar öğretmenimden duyduğum, ilginç bir takım bilgiler vereceğim size:




1 - Türkler, Orta Asya' da yaşadığı dönem içerisinde avcılık, tarımcılık gibi bir takım işlerle uğraşmış ve yaşamlarını sürdürmüşlerdir. Türkler bulunduğu ortamdan dolayı sürekli doğa ile mücadele etmişlerdir, bu onların gerçekçilik yönünün olmuşmasındaki başlıca müessirdir. Orta Asya'da yaşayan Türklerin çoğu kuraklık nedeniyle batıya, kuzeybatıya ve güneye göç etmek zorunda kalmışlardır. Orta Asya'da kalan Türkler ise doğayla ve vahşi yaşamla mücadele etmişler ve savaşçılık özelliklerini bir süre daha devam ettirmişlerdir. Türklerin, o dönemde en çok korktukları ve kutsal saydıkları hayvan '' Böri '' imiş. '' Böri '' eski Türkçe' de '' Kurt '' demekmiş. Peki, biz şu anda neden kurtlara "böri" demiyoruz , hiç düşündünüz mü? Türkler kurtlardan çok korkarlarmış, çünkü kurtlar; o kuraklık dönemlerinde koyunlara, kuzulara ve insanlara saldırırlarmış. Bizim o zamanki Türkler korktukları hayvanların ismini söylediklerinde geleceklerini zannederlermiş, bundan dolayı ne zaman börinin ismini anacak olsalar, onun yerine elmaların içindeki kurtçukların isimlerini söylerlermiş. Böylelikle böri ismi unutulmuştur. Bunu ilk duyduğumda aklıma küçükken dolaplardan çıkacağını sandığımız '' Üç harfliler '' geldi. Kim bilir, Arapça bir kelime olan cin de belirli bir zamana dilimi sonra unutulur ve yerine belki de birleşik bir isim olan '' üç harfliller '' kullanılır.


2 - Türk dili çok gelişmiş bir dildir. Bunu 9. yy' da ortaya çıkarılan Orhun Abideleri' nin dilinden anlayabiliyoruz. Türklerin ilk eserlerinin Arhun Abideler' i olduğunu biliyoruz, fakat Türklerde yazı dili çok önceden başlamıştır. Bir çok türkolog bu görüşü savunmaktadır. Türk dili, o dönemlerde en saf halindedir ve dışarıdan çok az etkilenmiştir. 18. yy' a geldiğimizde karşımıza bambaşka bir Türkçe çıkar. Bu Türkçe ( yani batı Türkçesinden bahsediyorum. ) Arapça ve Farsça' nın etkisinde kalmış ve adeta sûn' i bir dil olmuştur. Cumhuriyetin ilanından sonra buna bir çare aranmış ve bütün yabancı kelimeler dilimizden aforoz edilmek istenmiştir. Bu çok saçma bir karardır. Bir dilin gelişmişliğini, diğer dillerden aldığı yabancı kelimelerin fazlalığından anlarız. Bu gün bir çok çağdaş, gelişmiş diyebileceğimiz milliyetler, diğer dillerden yararlanmaktadırlar. ( ingilizce, Farsçadan etkilenmiş birader:brother;
mader:mother; kat' :cut. Bu Farsça kelimeleri almış ve İngilizceleştirmişlerdir. )Bizim dilimizdeki köşe, kalem ve kitap gibi bir takım kelimeler de Farsa, Arap dilinden alınmış ve Türkçeleştirilmiştir, yani kendi ses özelliklerimize çevrilmiş ve o kelimeyle alakalı deyimler yaratılmıştır. ( köşe kapmak, baş köşe... gibi) Şimdi size söyleyeceğim kelimede 3 farklı dilin etkisini göreceksiniz: '' ÇAY- DAN - LIK'' burada '' Çay '' Çince bir kelime , ''Dan'' Farsçadan alınmış bir ek,'' Lık '' ise Türkçedeki yapım eklerimizden biridir. Türk dilinin ne kadar geliştiğini görebiliyorsunuz.
Şu anda da İngiliz dilinin etkisi altındayız, o dil ne kadar bizim ses özelliklerimize uymasa da yine de yararlanmamız gerektiğini düşünüyorum, bu şekilde dil zenginleşir, gerilemez. Aldığımız yabancı kökenli kelimeleri evirip çevirelim ve Türkçeye uyduralım, işte o zaman Türk dili dünya dilleri arasındaki yerini bir def' a daha pekiştirir.





Bu kategorideki diger basliklar:



Widget by Hoctro | Jack Book

11 yorum:

Recep Hilmi TUFAN | rehitu.com dedi ki...

Merhaba;
Blogunuzun teması çok güzel. Tebrikler...

Etimoloji hakkındaki bilgilerinizi www.kelimelerinsoyagaci.com da bizlerle paylaşmak ister misiniz?

Karazâde dedi ki...

MERHABA RECEP İLMİ,
SİTENİ BİRAZ İNCELEDİM,HATTA YORUM BİLE YAZDIM BİR YAZINA.GERÇEKTEN ÇOK BAŞARILI,ÇOK HOŞUMA GİTTİ.BU BİR MERAK,FOBİ HALİNE GELMİŞ SANIRIM SENDE.SİTENDEN BAYA BİLGİLENECEĞİM GİBİME GELİYOR.SENİN SİTENİ İLK GÖRDÜĞÜMDE,BİZİM BÖLÜMÜMÜZÜN KURUCULARINDAN,PROF.DR.NECMETTİN HACIEMİNOĞLU'NUN BİR MAKALESİNİN DİKKATİNİ ÇEKEBİLECEĞİNİ DÜŞÜNMÜŞTÜM.RAHMETLİ NECMETTİN HOCA'M,BÜTÜN TÜRKÇE KELİMELERİN ETİMOLOJİSİNİN, TEK ÜNLÜ VEYA BİR ÜNSÜZ+BİR ÜNLÜDEN GELEBİLECEĞİ GÖRÜŞÜNÜ ORTAYA ATMIŞTIR.MESELA ''AYAK'' KELİMESİNİN EN ESKİ TÜRKÇE'DE ''A'' KÖKÜNDEN GELDİĞİNİ SÖYLEMİŞ, ''A'' EN ESKİ TÜRKÇE'DE AYRILMAK ANLAMINA GELİYORMUŞ.OCAK VE OD BU İKİ KELİMENİN DE KÖKÜNÜN ''O'' OLDUĞUNU SÖYLÜYOR MESELA.İLGİNİ ÇEKECEĞİNE EMİNİM,ANLAYACAĞIN İLK TÜRKLER TEK SESLERLE ANLAŞIYORMUŞ.:)BU KONUYLA DA ALAKALI BİR YAZINI GÖRMEK İSTERDİM.BİLDİĞİM ŞEYLERİ SENİNLE PAYLAŞMAK İSTERİM,BANA BİR E-MAİL ADRESİNİ VEREBİLİR MİSİN,GMAİL VEYA MSN? BENİMKİ tutkukara@gmail.com bana bir mesaj atarsanız ben de sizinkini öğrenebilirim.


SEVGİLERiMLE...

Karazâde dedi ki...
Bu yorum yazar tarafından silindi.
Recep Hilmi TUFAN | rehitu.com dedi ki...

Evet çok çeşitli görüşler var. Ancak ben orada halkın anlayacağı tarzda yazıyorum. Eğer öyle olmasa etimolojiden sıkılır insanlar. Yazar olmak ister misin? Cevabın evetse davet gönderirim hemen...

Karazâde dedi ki...

Tabii ki de nerede yazacağım,nasıl bir davet anlamadım,biraz açıklık getirir misin??

Recep Hilmi TUFAN | rehitu.com dedi ki...

Ben sana yazarlık daveti göndereceğim. Sen de Kelimelerin Soyağacı'nda yazacaksın. Böylece yazar sayımız 4'e yükselmiş olacak.

Karazâde dedi ki...

Tamam,tabii ki çok isterim,sitente yazmak...


Teşekkürler...

Recep Hilmi TUFAN | rehitu.com dedi ki...

Gönderdim bile davetini :)

Karazâde dedi ki...

Tamam kabul ettim...Elimden geldiğince yazı yollamaya çalışacağım,beni de dahil ettiğin için teşekkür ederimm.

Bendeniz.. dedi ki...

bu güzel diyaloğa şahit olmak beni çok mutlu etti çocuklar,geleceğe güvenle bakmamı sağlıyor sizin gibi örnek kardeşlerim.boş zaman üreteçleri değil siteleriniz de örnek olacak nitelikte..
seviyorum sizi ne diyeyim:))

kitap tanıtım ve özetlerini de bekliyorum canım,kolay gelsin..

Karazâde dedi ki...

En kısa zamanda kitaplarımı tanıtmaya başlayacağım ,ablacığım bu güzel iltifatların için çok teşekkür ederiz ,senin izinden ilerliyoruz:)